Hadi bavulumuzu kapatıp evden çıkalım !
Sıcacık kumlara uzanıp güneş banyosu yapmak için sabırsızlanıyorsunuz değil mi, büyük buluşmaya az kaldı !
Ülkemizin en güzel kıyılarından birkaç plaj önermek isteriz ;
Bodrum birbirinden güzel koylara kurulmuş plajları ile Türkiye’nin en popüler tatil merkezlerinden biri konumundadır. Bence turkuaz renkli tertemiz koyaları doğanın bize bir armağınıdır. Bunların arasında en ünlü olanı herhalde Gümbet dir, ve Bodrum’a sadece 3 km mesafededir. Sahildeki otellerin ve restoranların ortak olarak kullandığı plaj temiz ve ılık bir suya sahiptir.
Tabii yarımadanın en meşhur ve huzurlu koylarından biri de Gümüşlük‘tür; Bilmeyenler için, yöre halkı, çevrede bulduğu gümüş paralardan dolayı, bir gümüş madeni olabileceğini düşünerek, bölgeye Gümüşlük adını vermiştir.
Kalabalığı fazla sevmeyenlerin tercih ettikleri bir başka huzurlu koy ise Yalıkavak. Benimde favorim hep Yalıkavak olmuştur. Çevrede yörenin yeldeğirmenlerini görebilir ve Bodrum’un daha bozulmamış köy atmosferini yaşabilirsiniz. Fakat belirtmeliyim, burası da çok çabuk gelişiyor 🙁 Sosyetenin ve ünlülerin tercih ettikleri Türkbükü plajı ve beach clubları buraya yakın .
Rotamızı İzmire çevirelim ve Çeşmeye gidelim derseniz; öncelikle tavsiyemiz Ilıca Plajı olacaktır.
Uzun beyaz kumsalıyla, denizden kaynayan termal sularıyla ve dünyanın sayılı plajlarından olan bir başka albenisi vardır Ilıca Plajının. Özellikle çoçuklu aileler için bu plaj harikadır, denizsuyu ılık ve denizin 200-300 metre açıklığa rağmen derin olmaması çoçuklar için ideal.
Çeşme merkezine 10 km uzaklıkta olan başka aşık olabileceğiniz güzel koylardan ise Altın Kum. Denizi belki biraz soğuktur fakat eşi bulunmaz bir güzelliktedir.
Çeşitli beach clublar sizi ve ailenizi eğlendirmeye yetecektir. Genelde huzurlu, Maldiv adalarına benzettiğim bir koydur.
Eğer şezlongta uzanıp denize girmek size yetmiyorsa, Çeşmeye gelmişken sörf yapmadan dönmem diyenlerden iseniz, ozaman size Pırlanta Plajını tavsiye ederim. Burada rüzgar ve dalga hiç eksik olmaz. Kendine güvenen sörfçülerin buluştuğu ideal mekanlardandır.
Biraz daha güneye inersek, yeşil ile mavinin bütünleştiği Fethiye çıkar karşımıza. Aslında bu bölgeyi bir tekne ile gezmenizi tavsiye ederim, denizden bir başka güzeldir Fethiye’nin koyları. Yok tekne bana göre değil diyenler için önerimiz ;
Katrancı Koyu, burada çam ormanların içinden denize girebilir, bungalow kirayabilir veya kamp bile yapabilirsiniz. Dediğim gibi var, sanki çamlar denizde büyüyor, yeşil ve mavi deniz büyüleyeci bir güzellikte.
Bir başka harika plaj yine Çalış Plajı dır;
Merkeze çok uzak değil, dolayısıyla ziyaretçisi bol. Öyle denir ki, yeryüzünde gün batımının izlendiği sayılı yerlerdendir Çalış Plajı. Ama unutmayalım ”caretta caretta” larımızın kuluçka alanları olduğu için kumsalda dikkat etmeniz gerekebilir.
Fethiye deyip de Ölüdeniz‘i belirtmeden olmaz, güneşi hiç eksik olmayan uzun beyaz kumsalı görmeyen var mı? Sadece bu plajı keşfetmek için binlerce turist bölgeye tatil için geliyor. Denizin kristal berraklığında mavi yeşil rengi herkesi büyülüyor.